Satranç Yazı – Turaya Kalırsa

Satranç Yazı – Turaya Kalırsa

Sonsuz Us Yorum yapılmamış

Yıl 1995, yer Konya, turnuva Türkiye Şampiyonası Çeyrek Finali. Balıkesir ekibi olarak gittik ve belirlenen otele yerleştik. Harcırahların son gün dağıtılacağını öğrenince hepimizde hafif bir moral bozukluğu oluştu zira hepimiz parasız gelmiştik. Elimizdekiyle turnuva sonuna kadar idare etmemiz gerekiyordu. Bu yüzden açık büfe olan sabah kahvaltılarına abanıyor ve gün içinde de yiyebilmek için paket reçel, ballardan biraz odaya götürüyor ardından yıldızlı otele 2-3 ekmekle giriyor günleri geçiriyorduk. Aramızdan sonsuzluğa ayrılan Turgut Yılmaz’ın hikayelerini anlatacak olsam hepsi ayrı birer hikaye olur ama o günlerden aklımda kalan en belirgin anılardan biri tek tabaklık açık büfe kahvaltısında tepeleme doldurduğu tabağın görüntüsü diyebilirim.

Turnuva büyük bir çekişmeyle ilerliyor, akşamları da otelde yıldırım turnuvaları, wargame partileri düzenleniyordu. (Adını bile doğru hatırlayamadığım wargame bir kaç grup halinde oynanan tahminli satranç türevi bir oyundu. Babychess in yaygın olduğu zamanlar) Turnuva sonuna geldik. Artık kesin olan tek şey vardı. 6 puanlıların yarı finale kalacağı ama 5.5 puanlıların kalamayacağı. Ve son tur adını unuttuğum ama benim gibi 5 puanlı biriyle eşleştim. Oyun öncesi kısa bir konuşma geçti aramızda. Beraberlik ikimize de yaramıyordu ve en azından aramızdan birisi yarı finale gitsin diye durum beraberlik olursa yazı-tura atarız diye anlaştık. Tur başladı, güzel bir oyunun ardından rakip mat istiyor ben engelleyemiyordum ama ben de daimi şah yakalamıştım başka bir yere kaçarsa o da mat oluyordu. Kısacası normal şartlarda maç kaçınılmaz olarak berabereydi. Bakıştık ve artık yapmamız gereken şey için harekete geçtik.

yazi tura

Ben cebimden bozuk para çıkardım. -Bu arada bi parantez açmak gerekirse oyun sona kalan oyunlardan olduğu için etrafımızda hakemden, oyunculara bir çok insan mevcut- . Hakem geldi başımıza ne yapıyorsunuz dedi. Ben de biraz çocukluk biraz artık ne denirse ondan olduğu için “Para atıyoruz,” dedim açık açık. Hakem tabi müdahale etti yapamazsınız diye. Nedenki falan derken biz rakiple birlikte dışarıya çıktık, en azından herkesin içinde yapamayacağımızı anlamış olarak. Dışarıda ikimiz bir kaç da şahidin eşliğin 3 tur para attık. Ben kazandım yazı turada. Masa başına döndük, rakip terketti. (En azından güvenilir bir rakipmiş, duruma benzer bir başka anım başkalarıyla ilgili gelip devam edip kazanmış olan.) Kağıtlar imzalandı falan. Ben tabi yarı finale katılacağım için mutluyum. Olay böyle bitti, şehrimize döndük. Yarı final hazırlıkları başladı. Tabi sonra şikayet etmişler bizim durumu. Federasyon da 6 ay hiç bir turnuvaya katılamama cezası vermişti hem bana hem rakibime. Çocukken insan kızıyor üzülüyor ama şimdi duruma baktığımda asıl bizdeki ne cesaretmiş ne densizlikmiş görebiliyorum. Böylece yarıfinal rüyası hüzünle sonuçlanmış oldu.

Bir yorum yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir