Satrançta Düşünme Tekniğinin Yaratılması
1971 yılında klasik bir Rus satranç kitabının İngilizce çevirisi yapıldı. Bu kitap, belki de ilk kez bir kitapta, bir satranç oyuncusunun analiz gücünü nasıl geliştirebileceğini detaylı olarak anlattı. Bu kitap, Think Like a Grandmaster – Alexander Kotov , büyükusta olmanın ve hızlı, doğru bir şekilde analiz yapma sanatından bahsetti. Aşağıdakiler, nasıl “gerçek” bir satranç oyuncusu olunabileceğinden bahsediyordu.
a) Satranç oyuncusunun modern açılış teorisinin şartlarını iyi bilmesi gerekir.
b) Satranç oyuncusu, tipik oyunortası durumlarının nasıl oynanması gerektiğini iyi bilmelidir. Bu çalışma yapılırken, oyuncu kendi oyunlarını iyi incelemeli ve günün önde gelen oyuncularının maçları derinlemesine analiz etmelidir. Böylece kendisi, daha sonra benzer konumlarla karşılaştığında nasıl davranılması gerektiğini daha iyi bilecektir.
c) Pozisyon değerlendirmesi yapılırken, satranç oyuncusunun değerlendirmeleri objektif ve doğru olmalıdır.
d) “Gerçek” satranç oyuncusu, konumda uygulanması gereken planı doğru bir şekilde ve doğru zamanda uygulamalıdır.
e) Son olarak da, kendisi hesap yaparken hatasız ve hızlı olmalıdır.
Evet, gerçekten de bunların hepsi çok mantıklı geliyordu. Fakat, kaç okuyucumuz birer GM olabilecek? Bunun yanında yukarda anlatılanların hepsi ne yapmamız gerektiğinden bahsederken, nasıl uygulayacağımızı anlatmamıştı.
Aday Hamleler
Birkaç sayfa ilerlediğimde Kotov’un kendi hesaplama metodundan bahsettiğini gördüm: Aday hamlelerin belirlenmesi ve hepsinin sonuna kadar, bir diğerine geri dönmeden, derin bir şekilde irdelenmesi. Örneğin, 3 aday hamlemiz varsa (36. Kg6, 36. Vg6, 36. Ae5), önce 36. Kg6 hamlesini derin bir şekilde, hamlenin “sırrına” varana kadar analiz etmeliyiz. Daha sonra 36. Vg6 hamlesini incelerken, bu muhteşem bir hamle olsa bile 36. Ae5 hamlesini de sonuna kadar analiz edip aralarında değerlendirme yapmalıyız. (Bazı zamanlarda bu değerlendirmenin sonucu oyuncunun stiline uygun şekilde oluşur, özellikle oyuncu 2 hamle arasında kararsız kaldığı zaman).
Kotov daha sonra belki de bizim (normal seviyedeki oyuncular) için en önemli sorun olan doğru hesap yapma hızımızı nasıl geliştirebiliceğimizden söz ediyordu. Bazı oyuncuların (GM Anand gibi) hesap güçleri doğal yeteneğe dayanır. Fakat, çoğumuzun bunu geliştirebilmemiz için saatlerce sürebilecek çalışmalara hazırlıklı olmamız gerekiyor.
Buraya kadar Kotov’un fikirleriyle çatışma içerisine girmem söz konusu olmadı. Fakat birkaç sayfa daha okuduğum zaman bile, hala nasıl zayıf bir satranç oyuncusunun doğru aday hamle üzerinde karar verebileceğini anlayamadım. Evet, doğru bir yanıt vermek gerçekten güçtü; çünkü her satranç oyuncusu kendi yoluna kendi karar verir.
Standart Bir Cevap Yok!
Teşekkürler Alexander, çok yardımcı oldun! Daha sonraki bir Kotov yorumu da bu karanlığı aydınlatmak için yardımcı olamadı: “Bir büyükusta kaç aday hamle üzerinde bir karara varır?” Açık konuşmak gerekirse, buna kesin standart bir yanıt yoktur. Her büyükusta, konumun gerektirdiği kadar aday hamleyi dikkatli ve derinlemesine inceleyerek bir karara varır.
Maalesef birçoğumuzun hiçbir zaman bir GM seviyesinde hesaplama kabiliyetine ulaşamayacağı açık. Ama yine de ardarda bulacağımız doğru aday hamlelerle hepimizin kuvvetli maçlar oynayabileceğimize inanıyorum.
Bu soruna kendi bakış açımdan yaklaşmadan önce diğer satranç düşünürlerinin planlama konusundaki fikirlerine değinmek istiyorum. Satranç camiasında saygı duyulan büyükustalardan John Nunn, “Secrets of Practical Chess” adındaki değerli yapıtında şöyle bahsediyordu:
“Birçok partide önceden edindiğimiz bilgilerin tükendiği, kendi yaratıcılığımıza ihtiyaç duyacağımız bir nokta oluşur (Özellikle oyunortasına giriş safhasında). Bir sonraki adım ise bir planı formule etmektir.”
Biraz özetleyip kısalttıktan sonra, John Nunn şöyle devam ediyordu: “Bazı konumlarda (örneğin bloke halindeki merkezli oyunlarda), uzun vadeli, 10-20 hamle kadar, bir plan kurmak ve bunu uygulamaya çalışmak daha mantıklıdır. Ama genel olarak kısa vadeli, 5 hamle kadar, planların uygulanması, özellikle açık pozisyonlarda, daha normal ve rastlanırdır.”
3 Adım
Nunn, öğrencisine aşağıdaki 3 fikiri önerir:
a) Planınızın konuma uygun ve yararlı olduğundan emin olun! Yanlış bir plana bağlı kalıp onu izlemede hiç bir mantık yoktur. Tipik yanlış planlardan bazıları, yanlış kanattan atak planı kurmak, yanlış taşların değişmesini öngören planlar ve ilerde kendilerini zayıflayatacağından haberdar olmadığınız piyon sürüşleridir.
b) Planınızın gerçekçi olduğundan emin olmalısınız. 5 hamlelik bir plan kurup, ilk dört hamleden dönüp bundan vazgeçmekte hiçbir doğru yan yoktur, sadece rakibinize zaman kazandıracaktır!
c) Planınızın taktiksel olarak refüte edilmediğinden emin olmalısınız. Her ne kadar yaptığınız plan sonucunda size bir yarar kazandıracaksa da, eğer rakibiniz siz planı uygularken sizi mat ediyorsa bu işinize yaramayacaktır.
Nunn, b maddesindeki hafif bir ekleme yaparak, “gerçek” satranç oyuncusunun planı uygun zamanda değiştirmeye, en azından üzerinde hafif değişiklikler yapmaya hazırlıklı olmasından bahsediyordu, kitabın ilerleyen sayfalarında: “Eğer rakibiniz A Planını engelleyip tahtada başka bir olası zayıflık yarattıysa, eski plana bağlı kalıp yeni konuma uyum sağlayamamak aptallıktan başka bir şey ifade etmez!”. Ve devam ediyordu: “Çoğu satranç partisi şunun gibidir, rakipler kısa planlar kurarlar ve bunları uygulamaya çalışırlarken, bir denge düzeni içinde, rakibin planlarını uygulamasını engelleme savaşı içine girerler.”
“İyi doktor John Nunn bazı faydalı öneriler getirse de, yazımın başında değindiğim, “saklı planı keşfetme” sorununa yanıt veremiyordu. Daha doğru bir şekilde dile getirmek gerekirse, okuyucularından belli bir seviyeye ulaşmış (1700 ve üstü) satranç oyuncuları olmalarını bekliyordu.
Super GM’lerden istediğim yardımı alamadıktan sonra, bir de “normal” GM’nin fikrini almak istedim. Amerikalı GM Jonathan Tisdall, şimdi Norveç’te yaşıyor, henüz yakın zamanda “Improve Your Chess” , adında harika bir kitap yazdı. Bir de onu görüşünü almak en iyisi:
a)Kendinle konuş! (Sessizce tabii ki)
b) Bir sonraki hamlenizi en çok göze çarpan varyantı inceleyerek belirlemeye çalışın (Bu varyant ilk incelediğiniz varyant veya konumun gereklerini en iyi biçimde karşılayacak olarak gözüken pozisyon olabilir).
c) Kafanızda karar verdiğiniz planınızı uygularken rakibin cevaplarını doğru bir şekilde tahmin etmeye çalışın.
d) Eğer ilk hesapladığınız varyantın konumla uyuşmadığı ortaya çıkıyorsa, paniğe kapılmadan ortaya çıkan konumdaki yeni aday hamlelerin listesini yapmaya çalışın (Taze bir bakışla).
e) Yeni aday hamlelerin belirlenmesi genelde şu durumlarda ortaya çıkar:
1. Yeni alternatifler ortaya çıkması (özellikle iyi konumlarda)
2. Önceki hesaplamaların oyuncuya istenilen ölçüde şans getirmeyeceği oyuncu tarafından anlaşıldığında.
Taktik olasılıklar içermesi olası olan keskin konumlarda, derinlemesine değerlendirme yapılması daha mantıklıdır.
f) Hesaplamalarınıza güvenin. Evet, yanlış olabilirsiniz ama güvenmek için sadece kendiniz varsınızdır. Eğer çok sık yanlış hesaplamalar yapıyorsanız, o zaman yalnızca hesaplama yeteneğinizi çalışarak geliştirmeniz gerekiyor demektir. Fakat planların uygulanmasında, her zaman kendinize güvenin.
g) Stratejik yönü ağır basan konumlarda, durum değerlendirmeleri genelde birbirine benzerdir. Varyant hesaplamalarının, duruma etki eden faktörlerin değerlendirilmesinden genellikle daha az önemli etkileri olur.
“Metodik düşünme ilhamdan daha yararlıdır” Cecil Purdy
Bir sonraki “ziyaretçi yazar”ımız Cecil Purdy (1953 Yazışmalı Dünya Satranç Şampiyonu). 1930’lu yıllarda, Australya’da yaşamış olan Mr. Purdy, uygun planı bulma konusunda çok değerli çalışmalara sahipti. Amatörler için yazılmış olan “Cecil Purdy’nin Hayatı, Oyunları ve Makaleleri” adlı kitabı bir gezmek istiyorum (çok Öğretici). Ancak eski bir öğrencimin baskısıyla, Cecil Purdy’nin kitabına göz atmaya karar vermiştim. Ancak 1-2 saat sonra gördüm ki Cecil, bir amatörün “rahatsızlıklarından” anlayan az sayıdaki yazardan biriydi. “Rahatsızlıklar”dan bahsetmişken aşağıda Purdy’nin bu rahatsızlıkla savaşacak olan “kür tedavisi”nden bahsetmek istiyorum:
A. Hamle Sırası Bende
1 ) Üzerinde kafa yormam gereken hamleler nelerdir?
1a) Purdy, ilk sorunun şu anda cevaplanmasının zor olduğunu fakat 5. Maddeden sonra bunun rahatlıkla yapılabileceğinden bahseder.
1b) Peki o zaman niye bu soruyu şimdi sorduk? Çünkü bazı konumlarda, bir ya da iki çok açık imkan önünüze gelmiştir ve bu durumlarda diğer basamakları atlayarak zaman kazanabiliriz.
2) Rakibimin son hamlesi durumu nasıl etkiledi? Tehditleri neler? Konuma ait fikri ne olabilir?
2a) Her zaman, konum son şeklinin gerektirdiği şekilde düşünün, eski konumlara bağlı kalmak pek bir yarar sağlamayacaktır.
2b) Tehditlerden haberdar olmak bir zorunluluktur!
2c) Bir tehditle karşılaştığınızda, ilk reaksiyonunuz uygun savunmayı bulmak yerine, tehditi gözardı ettikten sonra ulaşabilinecek konumu irdelemek olmalıdır. *
3) Durum değerlendirmenizi tamamlayın.
3a) Materyal (fil çifti, ters renkli filler, kanatta piyon çokluğu gibi koşulları göz önünde bulundurun)
3b) Şahın konumu (Şahlardan birinin konumu atak uygulanmasına uygun mu? Şahın savunma karelerinin azlığı söz konusu mu?
3c) Konumun zayıf ve kuvvetli yönleri ( zayıf piyonlar, zayıf kareler, hapsedilmiş aletler, alan eksikliği)
3d) Gelişim
3e) Konumdaki “yarma noktası” neresi olabilir? (Kapali Fransiz Savunması’ndaki beyazın yarma noktası f5 iken, siyahınkiler c5 ve f6’dır)
4) Elimde güzel bir kombinasyon var mı? Buna yardımcı olnak için, benzer kombinatif motifler hatırlanır:
4a) Geometrik kombinasyonlar.
4b) Ağlar
4c) Ara hamleler
4d) Zugzwang – Oyunsonunda
4e) Pat konumları – Oyunsonunda
5) Tekrar durum değerlendirmesi son kez yapılır.
5a) Zayıf ve kuvvetli noktalarım nereleri?
5b) Nasıl rakibin zayıflıklarına hücum edebilirim, nasıl kuvvetli noktalarımın sayısını artırırken rakibimin kuvvetli noktalarını etkisiz hale getirebilirim?
6) Şimdi tekrar birinci maddeye dönelim.
B. Şimdi bir hamleyi ciddi şekilde değerlendiriyorum.
1) Hamleyi yapılmış gibi gözetin.
2) Bu hamle beni rakibin olası kombinasyonundan sonra zor durumda bırakıyor mu?
C. Şimdi hamle sırası rakibimde.
1) Tekrar durum değerlendirilmesi yapın
2) Bu değerlendirme sonucu tekrar yeni oluşabilecek konumu gözetin ve tekrar A maddesine dönün.
Benzerlikler
Purdy’nin tavsiyelerini okuduktan sonra kendi çalışmalarımda öğrencilerime uyguladığım yöntemlerle olan benzerlikleri görünce şok olmuştum (*Özellikle A2c!). Yine de bununla birlikte (Purdy’ye yaptığı katkılardan dolayı teşekkür de ederek) kendi fikirlerimin daha yararlı olduklarını düşünüyorum. Şimdi benim sistemime kısa bir şekilde göz atalım:
1) Tahtada oluşmuş eşitsizlikleri (=imbalans, dengesizlik) pozitif ve negatif açıdan irdelenmesi.
2) Tahdada eğer şansınız olsaydı hangi rengi oynamak isterdiniz? Sadece, tahtanın pozitif tarafında olduğunuz zaman, veya pozitif olanaklar yaratma şansınız bulunduğu zaman oynamak istersiniz.
3) Hemen hesap yapmayın. onun yerine, kafanızda kuracağınız hayali, sizin oynamak isteyebileceğiniz fantazi durumlar yaratın.
4) Kafanızda fantazik durumu canlandırdıktan sonra, buna nasıl erişebileceğinizi düşünün. Eğer bu olanaksızsa, yeni ve ulaşılması daha kolay olan bir pozisyon arayışı içine girin.
5) Ancak şimdi hesaplamak istediğiniz hamleleri seçin (=Aday hamleler).
Liste biraz karmaşık gözükse de bunların analizlerinini How to Reassess Your Chess adındaki kitabımda bulabilirsiniz. Ancak burada tüm kitabı anlatmak için imkanım olmadığı için size konum değerlendirmesi ve uygun planı bulma konularında bazı ipuçları vermek istiyorum.
Dengesizlik Kavramı
Bu kestirme size dengesizlik kavramının temellerini anlamanızı sağlayacak. (Geniş olarak The Complete Book of Chess Strategy adlı kitabımda.)
1. Hafif taşların üstünlüğü (Hafif figürlerin karşılıklı etkileşimi.)
2. Piyonların yapısı (duble piyonlar, izole piyonlar, vs.)
3. Alan
4. Materyal (rakibin sahip olduğundan daha değerli taşlara sahip olma.)
5. Hat ve kare uzerindeki kontrol (hatlar figürler için birer yol oluştururken, kareler onlar için en uygun evlerdir.)
6. Gelişim Üstünlüğü (tahtanın bir bölümünde etkili olan daha fazla kuvvet.)
7. Tempo (Oyundaki üstünlüğü kuracaj tempo kimin elinde.-Özellikle karşı kanat hücumlarında bu kavram çok önemlidir, örneğin Şah Hint Savunması Klasik Varyantında, vb.)
Bir eşitsizlik, ardarda varılan değişik konumlarda ulaşılan herhangi bir farklılıktır. Eğer bir taraf file sahipken, diğerinde bir at varsa, bu önemli bir eşitsizliktir. Eğer bir taraf daha uyumlu piyon yapısına sahipken, karşı taraf daha çok alana sahipse bu da bir eşitsizliktir. Ama oyunu kazanmak için, bu eşitsizliklerin sizin yararınıza veya rakibinizkilerden daha kuvvetli olmasını sağlamalısınız. İşte tüm planlar, bu kavram çerçevesinde düşünülmelidir. Asıl ilginç olan ise, çoğu planın hesaplara dayanmamasıdır. (Tabi eğer rakibiniz bilgisayarlar değilse!)
Örneğin konumunuzu inceliyorsunuz ve rakibinizin sizi pek fazla tehdit etmediğini düşünüyorsunuz ve rakibinizin b6 daki zayıf piyonunu keşfediyorsunuz. Aynı zamanda b hattının yarı açık olduğunu, c hattının ise tamamen açık olarak sizin kalelerinizin yerleşebileceği hatlar olduğunu buluyorsunuz. Burada iki şey çok önemlidir:
1. Rakibinizin b6 da bir zayıflığı var.
2. Kaleler açık yollara aittir ve şimdi önümüzde iki seçeneğimiz var.
Yani hangileri aday hamleler? Açık ki, bu pozisyonda bir hattı domine edip, rakibinizin zayıf noktası olan b6 ya baskı kurmak en mantıklısı.
Aradığınız aday hamlelerin bu görüşler çerçevesinde olması gerekiyor. Konumu aklımızda yarattığımızdan dolayı bir hamle söylemek istemiyorum, ancak planımızın Kalelerimizi b6 ya atak yapacak olan b hattında çiftlememiz konusu olması gerekiyor, ya da bir başka deyişle bu plana uygun aday hamleler arasında seçim yapmamız gerekir.
Bazı konumlarda, dengesizlik kavramı size çok bariz bir şekilde seslenir. Şu konuma bakın ve beyazlarla planınızın ne olması gerektiğini düşünün. Bu konumdaki dengesizlikleri bulabildiniz mi? Eğer d5 hanesindeki zayıf kareyi, d6 daki geri kalmış piyonu, beyazın atının ve siyahın filinin konumlarını ve güçlerini bulduysanız çok iyi bir iş yaptınız.
Peki bunları nasıl avantajınız haline getireceksiniz? Aşağıdaki satranç bilgilerinden yararlanmanız gerekebilir:
1. Bir at eğer bir filden daha kuvvetli olduğunu ispatlamak istiyorsa kalıcı ve rakip sahaya yakın (atlar kısa menzillidir-Satranç Okulu) bir kareye (eve) yerleşmek zorundadır.
2. Zayıf haneler, figürlerinizin en ideal noktalarını oluştururlar.
3. Geri kalmış piyona hemen atak yapmak en doğrusu olmayabilir. Fakat, onun zayıflığından yararlanıp üzerine baskı kurmak (Nimzo’nun fikri) konum üzerine olduğu kadar rakibinize karşı da moralman baskı oluşturacaktır.
Bu bilgilerimizi tazeledikten sonra, beyazın atının konumunu geliştirmesi gerektiğini anlayabiliriz. Peki aday hamleler neler: 1. Ab5 ve 1. Ac2
Birincisi yanlıştır çünkü siyah vezir kaçtıktan sonra a7-a6 fikriyle atınızı geri püskürtebilir.
At için “fantezik” hane d5 evidir. Oraya oturduğu zaman, kimse onu kaldırmayı başaramaz. Bu plana uygun olarak hamleler düşünüldüğünde 1. Ac2 hamlesi doğrudur. Çünkü 2. Ab4 veya 2. Ae3 (yine aday hamleler) hamlelerinden sonra Atın fantezisi gerçek olacaktır. At d5 hanesine geldiği zaman ise d6 daki piyon ilelebet oraya mahkumdur.
International Master Jeremy Silman
Çeviren: Alper Efe Ataman, 10 Temmuz 2006
Satranç Okulu tarafından çıkartılan 25 CD’lik Okul ve Kulüp Seti hem öğrenciler hem de öğretmenler için rehber niteliğinde. Bu set ile hiç bilmeyen bir oyuncu tüm incelikleriyle satranç oynamayı öğrenebilir ve turnuvalarda başarıyla oynayabilecek seviyelere kadar yükselebilir. 7’li Satranç Öğreniyorum, açılış, oyunortası ve oyunsonu cd’lerinden oluşan bu seti indirimli fiyatla alabilirsiniz.