in Makaleler
Deniz Selçuk’un Yazısı Go hakkında hiçbir bilgim yok, ancak japonların icad ettiği ve çok ilgi gösterdiği bir strateji oyunu olduğunu iyi biliyorum. Japonlar acaba bu yüzden mi satranca hiç ilgi göstermiyorlar? Laf salatasına gelince her zaman satrancın en çok zeka gerektiren oyun olduğu iddia edilir ama makale bunun tam tersini bilimsel düzeyde kanıtlıyor. Demek ki; satranç o kadar da zeka gerektirmiyormuş, hatta ezber bile gerektiriyormuş. Yani alın açılışlar ansiklopedisini sabahtan akşama kadar ezberleyin ve bu da meslek diye geçiyor. Bilimsel bir dille ifade etmek gerekirse bilgisayar en kolay formüle edilebilen konuları en çabuk bir şekilde yapacaktır. Go’nun formüle edilemez oluşu
Read morein Makaleler
Claude Bloodgood Kimdir? 14 Temmuz 1924 de Meksika’da doğdu. 20 ve 30’lu yaşlarında iyi bir satranççıydı. Hatta birkaç sene hayatını satranç turnuvalarından kazandı. Virginia eyaletinde 1957-1961 yılları arasında oynadığı 80’den fazla Amatör ve Yarı Amatör turnuvanın yarıdan çoğunu birinci bitirdi. Bu turnuvaların hepsi USCF tarafından tanınan turnuvalardı. Ancak bu turnuvalarda o yıllarda dikkat çekmeyen, 1990’larda fark edilen bir durum vardı. a) Claud Bloodgood hiçbir şekilde Virginia eyaleti dışında turnuva oynamıyordu. b) Bloodgood 2300 elo seviyesinde bir oyuncu olarak gözükmesine rağmen oynadığı bütün turnuvalar amatör turnuvalardı. Ancak zaman zaman kuvvetli bölgesel oyuncular da katılıyordu. Ne var ki bilinen bugünün IM ya
Read morein Makaleler
Değerli Satrançseverler ve Değerli Satrançokulu Yönetici ve Okuyucuları; Sanırım senelerdir yazışmalı satranç oynayan ve bu alanda 2 GM normu elde etmiş bir kişi olarak bilgisayarlara karşı oynama konusunda görüş bildirmeye hakkım olduğunu düşünüyorum. Önceleri bilgisayarların yazışmalı satrancı öldüreceğini düşünmüştük ancak umulanın tam aksine bilgisayarlar geliştikçe yazışmalı satranca olan ilgi arttı ve adeta çığ gibi büyüdü. Sanıldığı gibi de oyunlara etkisi çok büyük olmadı.
Read morein Makaleler
Merhaba, Ünlü Avusturyalı yazar Stefan Zweig’in ölümünden sonra yayımlanan ve 1944 yılında Burhan Arpad tarafından Türkçe’ye “Yalnızlık Kâbusu” adıyla çevrilmiş olan öykü kitabında, satrancın tanımıyla ilgili bölümler var. İlgimi çekti ve anlaşılabilir olması için, günümüz Türkçe’sine çevirmeye çalıştım ve paylaşmak istedim. Gönül isterdi ki bu çeviriyi kitabın orijinalinden yapalım. Ancak, buna maalesef hiçbir şekilde olanağım yok 🙁
Read morein Makaleler
Sitenizde satrancın çocukların zeka düzeylerini arttırdığının bilimsel araştırmalarla kanıtlandığına dair bir yazı var. Bu konuya değinmeden önce www.neoeugenics.com sitesinde http://home.comcast.net/~neoeugenics/lev.htm linkinden bir çeviri yapmak isterim: Çevresel müdahale ile zenginleştirmenin zekâyı nasıl arttıracağını göstermeyi amaçlayan en iyi 3 program (Perry Preshool, Milwaukee Project, ve Head Start) hep başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Her durumda, çocukların testleri daha iyi çözmeleri gibi yetenek düzeylerinde görülen herhangi bir artış (testi öğretmek) daha sonra yaşlarının ilerlemesi sonucunda solup gitmiştir. Zekâ arttırılamamış, ancak kendi genetik yörüngesine girmiştir. Aynı sitede http://home.comcast.net/~neoeugenics/bgpe.htm linkinden çeviri
Read morein Makaleler
Kısaca Satranç Tarihi Satranç da tahta üzerinde oynanan pek çok oyun gibi doğuda ortaya çıkmış. Bir görüşe göre oyun, MÖ 5.yüzyılda doğmuş. Diğer ve yaygın görüşe göreyse bundan 1400 yıl önce Hindistan’da ortaya çıkmış, Çin’e göç eden budist rahiplerce de Çin’e gelip yayılmış. Yine ikinci görüşe göre aynı dönemde (MS 6.yy) İran’da da oynanan oyun ticaret münasebetleriyle İspanya’ya, ordan da dünyaya yayılmış. Bilinen en eski ismi Çaturangu olan satrancın bugünkü kurallarını alması*1 ve bu kuralların dünya genelinde kabul görmesi için uluslararası satranç federasyonunun*2 kurulması gerekmiş.
Read morein Makaleler
Ana-babalarla öğretmenlerin ve çocuk eğitme görevini yüklenenlerin gelişmekte olan çocuğu tanımaya ve anlamaya ihtiyaçları vardır.Çocuğun geliştikçe değişen ilgileri,gereksinimleri, bedeni özellikleri,düşünmeleri ve duygularına ilişkin bütün özellikleri ne kadar iyi tanınırsa , onun sağlıklı gelişimine o kadar etkili ve verimli olarak yardımda bulunulabilir. Verimli bir eğitim ve öğretim çalışmasını geliştirebilmek,çocuklara en uygun bir eğitim programını uygulayabilmek için onların gelişimini göz önünde bulundurmak gerekir.Çünkü çocukların okulda başarılı olabilmelerinde, yalnız zihni gelişmelerinin değil;bedeni,hissi ve sosyal alanlardaki gelişmelerinin de büyük bir rolü vardır.
Read morein Makaleler
Çeşitli aralıklarla sürdürülen ve bir süredir satrancokulu forumunda sürdürülen tartışmalara ışık tutmak gayesiyle aşağıdaki bilgileri oldukça kısa özet halinde sizlere sunmak istiyorum. Eğitim : Yaşamın kendisidir, yaşamla özdeştir. Bireyin davranışlarını kendi yaşantısı yolu ile kasıtlı olarak ve istendik biçimde değiştirme sürecidir. Kendine özgü metodolojisi, kavramsal yapısı ve terminolojiye sahiptir. Eğitimde bilgiyi değil bilginin yapısal kavramını öğretmek gerekir. Öğrenci, öğrenebildiği kadar bilgi edinmelidir. Öğrenciye bilgi edinme ve problem çözme yolları öğretilmelidir.
Read morein Makaleler
Dr. Murat Akdağ’ın Giriş Yazısı Ayn Rand 1905-1982 yılları arasında yaşamış Rusya St.Petersburg’da doğmuş olmasına karşın daha sonra Amerika’ya iltica etmiş felsefi roman yazarı bir bayandır. Bütün zamanların en çok okunan felsefe romanı “Atlas Vazgeçti” (Atlas Shrugged)’in yazarıdır. Ayrıca “Hayatın Kaynağı” , “İhtiyacımız Olan Felsefe” ve “16 Ocak Gecesi” adlı felsefi romanları da yazmıştır. Bu kitaplar son bir yıl içerisinde Türkçe’ye çevrilmiştir.Türkiye’de de oldukça yaygın bir hayran kitlesi olan yazar için hayranlarının kurduğu “Ayn Rand Sevenler Derneği” bile mevcuttur. Hatta program yapımcısı,yönetmen Sinan Çetin’de yazarın Türkiye’deki en büyük tanıtıcısıdır. Yazar ve görüşleri ile ilgili detaylı bilgiler www.objektivist.net adlı siteden öğrenilebilir.
Read morein Makaleler
Sayın Cem Çomunoğlu’nun Rand Eleştirisine Yanıt Sn. Cem Çomunoğlu; Belki de şaşıracaksınız ama; dünyada olup bitenler hakkında yapmış olduğunuz tespitlerin tümüne aynen katılıyorum: * Coca-Cola, reklamlarında kutup ayılarının olanca şirinliğini kullanırken Kolombiya’da fabrika işçilerini öldürtüyor. * CIA başkanının da ortağı olduğu uluslararası finans kurumu İkiz Kulelerde 40+40 toplam 80 katta faaliyet göstermekteydi. 11 Eylül olaylarından 1 ay kadar önce CIA başkanı hisse senetlerini yüksek fiyata satar. 11 eylül olaylarından sonra kurumun hisse senetlerinin değeri taban yapar. (Yalanlanmamış haber). Ayrıca 1 Eylül’den yaklaşık 1 ay önce CIA yetkilileri Usame Bin Ladin’i, Kuveyt’teki Amerikan Hastanesi’nde geçirdiği ameliyattan sonra ziyaret eder. (Yine yalanlanmamış
Read more