Satranç oyuncularının tahta başında en önemli silahı şüphesiz beynidir. Satranç sahtekarlarının elinde ise ayakkabıları en önemli silahı olabiliyor. 25 yaşındaki Bulgar oyuncu FM Borislav Ivanov gösterdiği 2700’lük performanslarla dünyayı şaşkına uğrattı. Sebep sadece başarısı değil ama hamlelerinin hep Rybka 3’ün birinci tercihi olmasıydı. Görünüşte oyunla alakası yoktu. Tahtaya ilgisiz bakıyor ve sonra bir anda inanılmaz güçlü hamleleri en kısa sürede yapıveriyordu. Herkes hile yaptığından emindi ama ispat edemiyordu. Nihayet gizem çözüldü gibi.
Kırk Büyükusta Ivanov’un oynayacağı turnuvaları boykot edeceklerini peşin olarak ilan ettiler. Ivanov’a karşı oynayıp kaybeden GM Kiril Georgiev o kadar kızmış ki “Onunla kapalı bir yerde başbaşa kalsak ne yapacağımı bilirim!” demekten geri kalmıyor. Satranç için emek verenler için gerçekten zor bir durum. Yıllarca kendinizi satranca adıyorsunuz, emek veriyorsunuz. Sonra biri geliyor ve sizi Rybka 3 hamleleri ile yeniyor.
Borislav Ivanov yaklaşık 1.5 yıldır satranç dünyasının gündeminde. Tüm iddialara rağmen hile yapmaya devam ediyor. Kimileri kanıt nerede diye sorabilir. Veya “2200 ratingli birisi 2700 performan gösteremez mi? Belki de ilerletmiştir.” diye düşünülebilir.
1) Oynadığı her turnuvada bilgisayar kullanıldığından şüphelenilen oyunlarında hamleleri Rybka 3’ün birinci tercihi. Carlsen bile bu kadar çok Rybka hamlesi yapmıyor. Ivanov’un hamleleri taktik açıdan öyle derin ki şah kanadından taktik bir hamle geliyor ve 6-7 hamle sonra son anda bile görülmesi çok zor bir taktik hamle vezir kanadından geliyor.
![](http://www.satrancokulu.com/wp-content/uploads/2018/04/ilerletmek-kolay-4.png")
2) Ivanov bilgisayar kullanmadığı oyunlarda berbat bir perfomans sergiliyor. RYbka 3 desteği ile 2600’ü adeta duvara vuruyor ama Rybka olmadan 1900’lük oyuncuya kaybediyor.
3) Ivanov’un oyun esnasında oyunla ilgisi yok. Herkes düşünen bir satranççının davranışlarını bilir. Oysa Ivanov can sıkıntısı içinde boş boş tahtaya bakıyor.
4) Olağanüstü zor hamleleri saniyeler içerisinde yapabiliyor.
5) Kendisiyle röportaj yapıldığında “Evde satrancı çok ilerlettim. Rybka ile yıldırım oynuyorum 10-0 yeniyorum” gibi inanılmaz beyanlarda bulunuyor. Kim Rybka’yı yıldırımda 10 -0 yenebilir ki!
6) FIDE hile komisyonu gücünü belirlemek üzere bir test için çağırdığında daveti kabul etmiyor. Gücüne güvenen bir satranççı neden çözmesi beklenen sorulardan kaçar ki?
Ivanov yukarıda anlatılan sebeplerden satranççıları gözünde mahkum olmuştu. Sorun ise bir türlü yakalanmamasıydı. Turnuvanın birinde Ivanov’un üstü arandı ve kanıt bulunamadı.
Tüm bu olaylardan haberi olmayan GM Maxim Dlugy aile işleri için Avrupadayken Sofya’da bir turnuva oynamak ister. Arkadaşı Kiril Georgiev “Ne o turnuvada mı oynuyorsun. Üçkağıtçı herif de orada oynuyor!” diye tepki gösterir. 40 GM’nin protesto ederek katılmadığı turnuvada iyi de ödül vardır. Dlugy herşeye rağmen turnuvaya katılır.
Gelin bu noktada GM Dlugy’yi dinleyelim:
Ivanov 2630 ratingli Saric’e karşı oynamaktadır. Saric gibi bir profesyonel 2200/2300’lük bir rakibi normalde yenmeli. Oyun çok taktik g4’lü bir anti Meran olur. Tam da Ivanov’un yanında duruyorum ve izliyorum. Ivanov tahtaya pek de bakmıyor ve ayrıca ayağıyla sinirli sinirli sallanma hareketleri yapmakta. Oyun ilerler ve inaılmaz karışık bir konum oluşur. Normalde siyaha iyi gibi gözükmektedir ama beyaz bir alet feda eder ve inaılmaz hamlelerşe Saric’in piyonlarını toplar. Saricv oyunu berabere yapabilmek için inanılmaz bir güç sarfeder. Oyundan sonra Saric’e “Bugün bilgisayara karşı oynamış gibi hisstemedin mi?” diye sordum. “Evet ama ne yapabilirim ki? 13’üncü hamlede berabere teklif ettim ve hemen reddetti.” diye cevapladı. “Ne! Bu inanılmaz. Kendinden 300 rating yüksek bir oyuncu berabere teklif ediyor ve sen reddediyorsun. Bu şu anlama gelir: ‘Dalga mı geçiyorsun? Elimin altında Houdini var ve seni mahvedeceğim!”
Dlugy’nin anlattıkları özetle şöyle:
Bu noktada işler ciddi hale gelmeye başladı. Birşeyle yapılmalıydı çünkü bu kesinlikle delilikti. Herkes endişeliydi. Dördüncü turda Ivanov’un üstü aranacaktı. Oynayacak oyuncuya şu tavsiyeyi verdim: “Ayakkabılarına bakın. Eminim ayakkabılarda birşey var çünkü oyun esnasında ayklarıyla birşeyler yapıyordu. Havaalanında sizi çıkartmaya zorladıkları türden oldukça büyük bot giyiyor.” Tur öncesinde Ivanov araştırılır ve birşey bulunamaz. Sonra da Ivanov oyunu kaybeder. Bana göre bu kayıp planlanmıştı çünkü Ivanov aranacağını biliyordu ve sonraki turları kazanmayı planlıyordu. Gerçekten de önüne geleni yenerek karşıma gelmeyi başardı.
Karşılaşacağımız gün yanıma bir arkadaşımı getirdim ve onu güvenlik görevlim olarak tanıttım. Arama işlemini o yapacaktı çünkü ben satrançla ilgilenmeliydim. Turnuva direktörü Stefan Fotev şaşırmıştı ve arkadaşımın bu işlemi yapamayacağını çünkü turnuvada görevli olmadığını söyledi.
Turnuvada bir görevli Ivanov’u metal dedektörle aramaya başladı ve birşey çıkmadı. Ben ve arkadaşım ayakkabısını çıkarmasını isteyince Ivanov itiraz etti:
– Hayır! Kesinlikle ayakkabılarımı çıkartamam çünkü çoraplarım kokar.
– Ama o zaman oyunu kaybedersin
– Kaybedersem, kaybedeyim ama ayakkabılarımı çıkarmayı reddediyorum.
Ve Ivanov oyunu hükmen kaybeder.
Akıllı bir telefon rahatlıkla bir ayakkabıya sığmakta. Titreşime ayarlanmış bir telefon kolaylıkla mors alfabesi ile hamle almanın yöntemi olabilir.
Ivanov bu hükmen kayıptan sonra oynamaya ve kazanmaya devam etti. Anlaşılan o ki Bulgar organizatörler garip bir şekilde bu oyuncuyu desteklemekte ve başka oyuncuların emeklerini çalmasına göz yummakta.
Kaynak: Chessbase
İlgili yazılar
